Bugün size İstanbul Arkeoloji Müzesi’nde 2 salondan diğeri olan Orpheus Mozaiği salonundan bahsedeceğim. Büyük ve geniş bir salonda, etrafı güvenlik kordonuyla korunmuş tek bir mozaik sizi selamlamakta, ORPHEUS MOZAİĞİ.
Orpheus antik dönem efsanelerinde ozan olarak bilinir ve orfizm denilen mistik akım ona mal edilir. Çalgısı vahşi hayvanları büyüler, ezgisiyle ölümü bile alt eder. Orpheus’un liri ile vahşi hayvanları ehlileştirmesi sahnesinin yer aldığı mozaikte, Orpheus’un başının solunda ve ayakları dibinde, solda olmak üzere iki Süryanice yazıt bulunmakta. Orpheus’un başının solundaki 3 satırlık yazıtta “brsgd rswp’rsp” (Barsaged, mozaik ustası, mozaiği yaptı) yazısı yer almakta, yazıt ve mozaik, Şanlıurfa (Edessa) mozaikleri içinde, mozaik ustasının eserine imzasını attığı tek örnek olması açısından çok önemli.
Orpheus’un ayakları dibinde bulunan 6 satırlık yazıtta ise; (Nisan ayı sene beş yüz ve beş, ben, papanın oğlu papa, bu ebedi istirahat odasını, kendim için yaptım, kendim için ve çoçuklarım için ve varislerim için. Kutsanmış olsun her kim görür ve dua eder olursa) metni yer almakta. Mozaikte bulunan 505 tarihi Şanlıurfa’da kullanılan Selevkos takvimine aitt. Yani bu tarihe göre Mozaik MS 194 yılına tarihlenmiş. Mozaik, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın girişimleri ile Dallas Sanat Müzesi’nden 06.12.2012 tarihinde ülkemize getirilmiştir.
Bugüne kadar yapmış olduğum seyahatler ve gezdiğim müzelerde 3 noktada yer alan mozaikler benim nefesimi kesmiştir; KARİYE MÜZESİ-İSTANBUL, HALEPLİBAHÇE MOZAİKLERİ-ŞANLIURFA, ZEUGMA MÜZESİ-GAZİANTEP. Bu mozaiklerden sonra Orpheus Mozaiği’nin vatanına dönüp, İstanbul’da sergilenmesi gerçekten çok güzel…İstanbul Arkeoloji Müzesi’ne gidin ve o güzelliği görün, Mozaik ustası Barsaged -bir eline sağlık -sözü bekler sizden..
İstanbul’dan Notlar